31 Mart’ın ardından CHP depremzedeler üzerinden hükümete karşı ‘Hak sahiplerinden astronomik rakamlar istenmesi, depremzedelerin başka bölgelere gönderilmesi’ gibi iddialarla bir propagandaya girişti. İşte madde madde gerçekler…
CHP Genel Başkanı Özgür Özel “Antakya’nın 600 Evler bölgesinde bir mütevazi deprem konutu için 6 milyon 750 bin lira vatandaştan para istenmekte. Taksitlendirip, faizlendirip dünyanın borcu insanların sırtına yüklenmektedir.” iddiasında bulundu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki CHP Liderinin çıkışına tepki göstererek “Müddei iddiasını ispata mecburdur. İddialarını ispat etmeye davet ediyoruz. Eğer ispat edemiyorsanız, bu iftiranızdan dolayı kamuoyundan ve depremzedelerden özür dilemenizi bekliyoruz” dedi.
ÖZEL “DEPREMZEDELER YAŞADIĞI BÖLGEDEN BAŞKA BİR BÖLGEYE GÖNDERİLİYOR” DA DENDİ
Depremzedeler için yapıla konutlar hakkında asılsız iddialarda bulunmayı sürdüren özel ayrıca “Biz hak sahiplerinin haklarının orada ya da çok yakında, yani orayı ranta çevirip, birileri için rezerve edip depremzedelerin başka yere yollanmasını istemiyor.” dedi.
Özgür Özel’in iddia ettiği gibi herhangi bir vatandaşın yaşadığı bölgeden başka bir bölgeye gönderilmesinin söz konusu olmadığını belirten Bakan Özhaseki, “Altını çizerek belirtiyorum ki şehir merkezlerinde rezerv yapı alanı ilan edilen bölgede taşınmazı bulunan hak sahipleri herhangi bir hak kaybına uğramamakta ve yerinde dönüşümle konutu bulunanlara konut, iş yeri bulunanlara iş yeri verilmektedir. Sayın Özgür Özel’in iddia ettiği gibi herhangi bir vatandaşımızın yaşadığı bölgeden başka bir bölgeye gönderilmesi, söz konusu değildir. Biz, vatandaşın konutlarını güvenli bir şekilde inşa ederken vatandaşın evine kavuşmasına mani olmak için belirli ideolojik grupları harekete geçirip davalar açan yine CHP’dir. Hem kalıcı konutlara dava açtırıp işleri durduruyorsunuz hem de ‘yetişmiyor’ deyip yaygara koparıyorsunuz. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.” ifadelerini kullandı.
Gazeteci Zafer Şahin Milliyet Gazetesindeki yazısında 31 Mart seçim şımarıklığı ile depremzedeler üzerinde algı operasyonuna girişen CHP’nin çirkin iddialarını çürüten gerçekleri madde madde sıraladı. İşte Şahin’in yazısındaki ilgili kısım;
Özel’in iddialarına Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin verdiği cevap adeta tüm deprem bölgesinde yürütülen çalışmalara dair bir rapor niteliğinde. O sebeple madde madde üzerinde durulmayı hak ediyor…
1 – Şu anda afetten zarar gören şehirlerimizde 395 bin 220 konut ve 36 bin 244 ticari alanın inşa süreci devam ediyor.
2 – Bugüne kadar 76 binden fazla konut depremzedelere teslim edildi. Yıl sonunda bu rakam 200 bini bulacak.
3 – Bin 240 şantiyede 110 bin kişilik işçi ordusu ile çalışıyoruz.
4 – 4 bin 333 köyde klasik ya da çelikten köy evi inşa ediliyor.
5 – Şehir merkezlerinde 174 ayrı alanda inşa faaliyetleri sürüyor.
6 – Afetten zarar gören şehirlerimizin altyapıları için 64 milyar lira hibe veriyoruz.
7 – Şehir merkezlerini ve buralara çıkan ana caddeleri de bakanlık olarak biz yapıyoruz.
8 – Fay hatları ve kırıklarının olduğu alanlarda, sıvılaşmanın bulunduğu yerlerde, dere yataklarında asla yapılaşmaya müsaade etmiyoruz.
9 – Şehir merkezlerinde rezerv yapı alanı ilan edilen bölgelerde taşınmazı bulunan hak sahipleri hiçbir kayba uğramıyor. Yerinde dönüşümle konutu olana konut, iş yeri olana iş yeri veriliyor. Sayın Özel’in iddia ettiği gibi vatandaşımızın yaşadığı bölgeden başka bölgeye gönderilmesi söz konusu değil.
10 – Antakya 600 Konutlar bölgesindeki konutlar; başkaları için değil sadece orada hakları bulunan malikler için yapılıyor.
11 – Yine depremzedelere 6 milyon 750 bin lira borç çıkarıldığı tamamen iftiradır. Böyle bir yalanı neden, hangi sebeple uydurdular, biz de merak ediyoruz.
12 – Biz vatandaşların konutlarını güvenli bir şekilde inşa ederken onların evine kavuşmasına mani olmak için belirli ideolojik grupları harekete geçiren, davalar açan yine CHP’dir! Hem kalıcı konutlara dava açıp işleri durduruyorsunuz, hem de yetişmiyor deyip yaygara koparıyorsunuz! Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.
13 – Müzmin muhalefet yine bal veren arıya, meyve veren ağaca taş atmaya devam ediyor. Bilim insanlarımızla birlikte etütleri yapılmış sağlam zeminlere sahip rezerv alanlarda yürüttüğümüz inşa faaliyetlerimize laf atmak; yer biliminden, mühendislik ve mimarlık hizmetlerinden bihaber olmak demektir.