Lübnan’ın güneyinde İsrail sınırında yaşanan çatışmalar, bölge halkının uzun zamandır beklediği zeytin hasadına engel oluyor.
Lübnan’da bir kültürü ve yaşam biçimini temsil eden zeytin ağacı, 1978-2000 yıllarında İsrail işgaline maruz kalan ülkenin güneyinde “direnişin sembolü” kabul ediliyor.
İsrail, başta Hizbullah olmak üzere birçok silahlı grupla çatıştıktan sonra 2000’de Lübnan’ın güneyinden çekildi. Ancak, Şeba Çiftlikleri, Kefr Şuba Tepeleri ve Gacer köyü hâlâ İsrail işgali altında bulunuyor.
Bölge sakini Muhammed Abdulkerim: “Zorluklara ve acılara rağmen zeytinlerimizi toplamakta ısrarcıyız. Siyonistlerin 1948’de Filistin’i işgal etmesinden bu yana bu bölgede cefa çekmeye alışığız”
İSRAİL-LÜBNAN SINIRINDAKİ ÇATIŞMALAR
İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne başlattığı saldırıların ardından dikkatlerin çevrildiği noktalardan biri yine Lübnan-İsrail sınırı oldu. Sınır bölgesi 8 Ekim’den bu yana Hizbullah ile İsrail ordusu arasında karşılıklı saldırılara sahne oluyor. Yaklaşık 100 kilometrelik Lübnan-İsrail sınır hattında zaman zaman meydana gelen çatışmalar, çiftçilerin ve bölge sakinlerinin tarım arazilerine ulaşmasına engel teşkil ediyor.
İSRAİL’iN SALDIRILARINDA 40 BİN ZEYTİN AĞACI YANDI
Lübnan Tarım Bakanı Abbas Hacı Hasan “İlk belirlemelere göre, İsrail’in Lübnan’ın güneyine saldırıları sonucu en az 40 bin zeytin ağacı tamamen yandı. İsrail’in özellikle uluslararası yasaklı fosfor bombaları kullanması sonucu binlerce hektar tarım ve orman arazisi yakıldı.” diye konuştu.
Bu durumun ülkenin güneyindeki zeytin ve zeytinyağı üretim sezonunu olumsuz etkilediğini söyleyen Hasan, özellikle çok sayıda çiftçinin saldırılar nedeniyle mahsulünü toplamak üzere arazilerine ulaşamadığına ve hasat için hayatlarını tehlikeye atmaları gerektiğine işaret etti.
ZORLUKLARA RAĞMEN ZEYTİNLERİMİZİ TOPLAYACAĞIZ
Şebaa köyünün yakınlarında yaşayan 65 yaşındaki Muhammed Abdulkerim, İsrail askeri bölgesinin karşısında yer alan arazisinde, bölgede neredeyse her gün silahlı çatışma ve bombalı çatışmalar yaşanmasına rağmen zeytin hasadını yapmakta kararlı.
“Zorluklara ve acılara rağmen zeytinlerimizi toplamakta ısrarcıyız. Siyonistlerin 1948’de Filistin’i işgal etmesinden bu yana bu bölgede cefa çekmeye alışığız.” dedi.